Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sıfat-fiil kullanılmamıştır?
İnsanlarda nedense yeni doğan bebekleri aileden birilerine benzetme çabası vardır. | |
Güney Amerika’daki yağmur ormanlarında canlı çeşitliliği çoktur. | |
Kahrolası savaşın etkisini görmüyor mu bu dünya? | |
Dönülmez bir yola girdik, sonumuz hayırlı olsun. |
Hangisinde sıfat-fiil bir tamlama oluşturmamıştır?
Kol kola girmiş çocuklar bayramda evleri dolaşıyordu. | |
Hiçbir şey düşünecek zamanı yoktu. | |
Maçı izleyenler heyecandan yerlerinde duramıyordu. | |
Üç gündür yıkamadığı saçlarını yıkadı az önce. |
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde parantez içindeki sözcük sıfat-fiil değildir?
Tarlada (çalışırken) işçilerin suyunu ben getirirdim. | |
(Çekilir) dert değil aslında bizimkisi. | |
(Yanan) sobanın üstüne portakal kabukları koyduk | |
Yere (düşmüş) elmaları aceleyle topladık. |
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde adlaşmış sıfat-fiil kullanılmıştır?
Başladığı işi bitireceğine inananlar başarılı olurlar. | |
Uzak köylerden gelen minibüsler yolcularını indiriyor. | |
Şehrin ortasına kurulmuş sanayi sitesi şehir dışına taşındı. | |
Yokuştan inen araba sola döndü. |
Aşağıdaki parantez içindeki sözcüklerden hangisi sıfat-fiildir?
Cephedeki orduda (yiyecek) sıkıntısı baş göstermişti. | |
Onunla (konuştukça) insanın içi açılıyor. | |
(Görülesi) bir yerdi Çayeli’ndeki Zil Kalesi. | |
Televizyon başında hiç zaman (kaybetmez), hep kitap okurdu. |
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sıfat-fiil farklı bir görevde kullanılmıştır?
Beni unutanlar, aramayanlar hep iyi gün dostummuş. | |
Hastalıklara yol açan virüs için aşılar geliştirildi. | |
Boşa harcanan zaman çöpe atılan para gibidir. | |
Beni merak eden annem peşimden iş yerime kadar gelmiş. |
“Merdivenin başında dikilen babam bizi izliyordu.”
Bu cümledeki fiilimsinin türce özdeşi aşağıdakilerin hangisinde vardır?
Dedem inleye inleye doktorun odasına girdi. | |
Yaktığımız ateş köyden görünüyordu. | |
Adam, gözlerini dikip bize bakmaya başladı. | |
Trafiğe takıldığından iftara geç kalmıştı. |
Aşağıdaki cümlelerdeki fiilimsilerden hangisi diğerlerinden farklı türde bir fiilimsidir?
Damlaya damlaya göl olur. | |
Üzüm üzüme baka baka kararır. | |
Kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan... | |
El elin eşeğini türkü çağırarak arar. |
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde farklı türden bir fiilimsi kullanılmıştır?
İpek, o gün yapacakları okul gezisi için çok heyecanlıydı. | |
Okula giderken yolda sınıf arkadaşı Leyla’yı gördü. | |
Onlar okula gelmeden arkadaşları okulun önünde toplanmıştı bile. | |
İpek hiç konuşmadan bir süre arkadaşlarını dinledi. |
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde farklı türde bir fiilimsi kullanılmıştır?
Emu; büyük, güçlü ama uçamayan bir kuş türüdür. | |
Dolaştığı yerlere meyve çekirdekleri bırakır. | |
Toprağın ekilmesine yardımcı olur. | |
Kurumuş meyveleri değil taze meyveleri sever. |
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde isim-fiil ve sıfat-fiil birlikte kullanılmıştır?
Eve döndüğümde kimseyi bulamadım. | |
Bu köyün insanları gerçekten çok cana yakındı. | |
Bugün yaşadıklarımı yazmayı düşünüyorum. | |
Hiç yalan söylemedikleri için saklayacak bir şeyleri yoktu. |
Sıfat-fiil ekini alan sözcükten sonraki isim düşerse sıfat-fiil adlaşır. Buna adlaşmış sıfat-fiil denir.”
Aşağıdakilerin hangisinde böyle bir kullanım vardır?
Savaştan kaçanlar Türkiye’ye sığındı. | |
Dedesinden kalan evi bu yaz elden geçirdi. | |
Çektiği şut taraftarları heyecanlandırdı. | |
Hatırladığı arkadaşlarına davetiye gönderdi. |
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sıfat-fiil farklı bir görevde kullanılmıştır?
Akşam başlayan fırtına bize korkulu anlar yaşattı. | |
Sorduğu sorulara hiçbir cevap alamamıştı. | |
Birden karşımıza çıkan köpek bizi korkuttu | |
Dışarıda bekleyenlere birer bardak çay verdik |